İletişim ve pazarlama alanındaki profesyoneller, iletişim ve pazarlama alanına ilgi duyan ve bu alanda bilgi sahibi olmak isteyenler için genel bilgiler, güncel gelişmeler, haberler ve trendlerin paylaşıldığı blog sayfası.

PANDEMİDE İLETİŞİM YARA ALDI

|

ARTIK BİLDİK SOKAKLARDA DEĞİLİZ

İletişim konusunda doğru bildiklerimizin yeniden sınandığı, yanlışladıklarımızın yeniden test edilmesi gerektiği günlerin içinde yürüyoruz. İnandığımız çoğu şeyin bilgi olduğu sanrısı, yerleşik kanaatlerin koşulsuz kabulu yıkılıyor. Çünkü daha önce bilmediğimiz, görmediğimiz sokaklarda kaybolduk.

Artık mantığın sıçradığı, bilginin yaslanılamayan duvarının kenarında, tekinsiz sokaklardayız. Bizi tanıdık mahallemize götürecek kerteriz alabileceğimiz çok az şey var.

İletişimin, çıkmaz sokağa hapsolan geleneksel yöntemlerinin önündeki bariyeri aşmanın tek yolu yaratıcılık. Herkesten önce sokağın köşesine kadar gidebilme, köşeden sağa sola bakabilme ve diğer sokaklara doğru yol alabilmenin tek ilacı. İletişimcilerin konvansiyonel olanın bilgisini kullanırken en temel dürtüleri kaybolmayacaklarına olan sonsuz güvenleridir. Çünkü bu bilgi geçmişten bugüne defaatle sınanmış ve doğrulanmıştır. Bugünün gerçeği şudur: Artık iletişim için bildiğimiz zaman ve mekan kaymıştır. Kullandığımız dilin etkisi azalmış, ayağımızın altından kayan mekanda çok daha az duyulur olmuştur. Bağırmak ilk akla gelen çare… Açıkçası herkesin bağırdığı bu caddelerde duyulduğumuzun garantisini vermek çok zor.

Tüketicinin değişen mekan algısı ve kullanım alışkanlıkları, zamanı yeniden yapılandırma biçimi ve psikolojik zaman algısının bilinenin dışına çıkması tüm iletişim araçlarını ve üreticilerini aynı zamanda iletişim mecralarını zorlamakta. Bu işin doğası gereği böyle ve aynı zamanda iletişim yöneticilerine duyulan güveni sorgulatmakta.

Çare yaratıcı düşüncenin evreninde nefes almakta. Yaratıcılığın sınırsız ve hiç de tekin olmayan dünyası bize tüm yaşadığımız sorunları ve potansiyeli aşmak için fırsatlar sağlayacak tek sığınak. Bildik ve sınanmış olanın güvenli dünyasını yaratıcılığın sonsuz olanaklarıyla yeniden ele alıp korkusuzca yürümeye devam etmeliyiz. Yeni fikirlerimizi, konvansiyonel olanın sınırlı bilgisiyle sınamalı, öngörülebilir hale dönüştürmeli, her şeyin her şeyle iletişimini yeniden inşa etmeliyiz.

Evlerimizde, iş yerlerimizde sınırlı hale gelen kapalı dünyalarımızı, biyolojik açıdan güvenli ama iletişime yeniden açık hale getirmeliyiz. Bu nasıl olacak bilmiyoruz. Çünkü geleneksel olan biyolojik açıdan yeterince güvenli değil ve alışıldık. Sınırlarımızdan içeri aldığımız diğer iletişim araçları çoğu zaman bildik ve sıradan. Yıkmamız gerek işte tam da bu. Bunu sağlamanın tek aracı yaratıcı düşünce. Bilgimizin sınırlarını değiştiren ve dönüştüren bu alan yeninin ve ihtiyacımızın anahtarı.

 

YARATICI DÜŞÜNCE NE YAPAR, NEREDEN SATIN ALACAĞIZ

Yaratıcı düşünce bu çamurlu sularda elimizdeki değerleri yeniden sorgulayıp yeniden bilgisini üretmeye ve yeni değerler tanımlamamıza yarar. Yaratıcı düşünce bu yeni bilgiyle insana nasıl hizmet edebileceğimizi sorgular geliştirir ve en önemlisi bulur. İşte o nedenledirki bu yeni dönemde yeni iletişim formları bulma ihtiyacımızın cevabı yaratıcı düşüncedir.

İletişimin temel paradoksu en sorunlu iletişim biçiminin bile bir iletişim olması. Yani her zaman ve heryerde hayatın akışının bir parçası olması. İletişimin kendisinin ve o anının farkına varılmasına gerek olmaması. Oysaki iletişimin tutarlı ve bütünlüklü bir örüntüyle kurgulanabileceği gerçeği en azından çağcıl pazarlamanın temel bilgisi.

Bu bilgi iletişimi kurgulayanın tükeci üzerindeki görece gücünü sağlayan ‘şey’. İşte tamda bunu satın almak gerekiyor. Ve bu ancak ve ancak yaratıcı düşüncenin finanse edildiği beslendiği ortamlardan yani ajanslardan satın alınabilecek türden bir bilgi. Yaratıcı düşüncenin ihtiyaç duyduğu iklimi, ortamı yaşatmak ve sürdürebilmek iletişim ajanslarının ham malzemesi. Dolayısıyla ajansın tezgahında bulundurduğu üründe doğal olarak yaratıcılık. Müşterinin görevi ise satın alma sorumluluğunu tam olarak taşımak.

 

AJANSLAR YARATICI DÜŞÜNCEYİ VE İLETİŞİMİ NASIL BESLEMELİ

Oyun aslında aktörler tarafından bildik. Modern zamanların iletişim tarihi yaratıcı düşünceyi körükleyecek metotlar geliştirmenin de tarihi aynı zamanda. Fakat bu sefer bildik olmayan yeni bir sahadayız. İletişim oyununu temel taşları yer değiştirdi ya da kayboldu. İşte tamda bunun bilgisini yani şimdinin, içnde bulunduğu durumun bilgisini üretmek artık ajansların görevi. Bu bilginin niteliği de temel sorumlulukları.

Buradan hareketle ellerindeki insan gücünü yaratıcı düşünceye yönlendirecek yeni metotlar geliştirmeli ve bu fikri finanse etmeye açık olmalılar. Bu sayede bildik olmayan yeni durumun zorluklarını aşacak ve yeninin bilgisini inşa edecekler. Bu sayede eskiden olduğu gibi tanımlı, sınıflandırılmış ve sonuç verici bilgiyi hizmete sokacaklar. Üretecekleri ve literatüre sokacakları bu bilgi ile iletişim ve pazarlama sektörünün geleceğine ve ekonomisine yön verecek, hız kazandıracaklar. Tam da bu nedenleki aynı anda birden çok doğrunun, birden çok mümkünün var olabileceği bilgisi ile iletişimin kapılarını sınırsızca zorlayıp ardına kadar açacaklar. Yeni mecralar arayacak ve bulacaklar. İletişimin çok katmanlı hiyerarşisini yeniden tanımlayıp yeniden inşa edecekler. Ve bundan kaçmayacaklarki bu bulanmış suda bir vadeden sonra ayağımızı bastığımız yeri görebilelim. 

Peşine düşmemiz gereken değer yaratıcı düşünce ve onun yarattığı iklim. Bu sayede pandeminin bizi savurduğu bu çorak topraklardan çıkabiliriz.

Back to blog